Aslan: İzmir'de ana sorun arsa

Toplantının ana gündemi afet ve kriz yönetimi oldu. Konuyla ilgili Tınaztepe Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu, “Kaos ve Kurtuluş” başlığında sunum yaptı. Dönemin son toplantısında Danışma Kurulu Başkanlığı’na sağlık sorunları nedeniyle veda eden Öcal Uluç’un yerine, oybirliğiyle Metin Öney getirildi. Öney, “Öcal Uluç’un yerini doldurmam mümkün değil” dedi, Uluç da, tüm üyelere teşekkür etti. Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ise, Uluç’la ilgili, “Bugüne gelmemde , Ege-Koop’ un kurulma aşamasında kendisinin katkısı büyük. Bundan böyle de her zaman yanımızda olacak. Kendisine ne kadar teşekkür etsem az” dedi.

“Her kaostan bir kurtuluş var” sözüyle konuşmasına başlayan Dr. Ülkümen Rodoplu, “Dirençli kent, insanın dirençli olmasıyla başlıyor. 6 Şubat Kahramanmaraş depreminde ilk 72 saat güvenlik olmadığını gördüm. Yıkılan binaların yüzde 51’i 2001 yılı sonrası inşa edilmiş. Bölgedeki vatandaşlarımızın ilk yardım bilgisinin çok az olduğunu gördüm. Kahramanmaraş depremiyle ilgili anahtar kelimeler; koordinasyon ve organizasyon eksikliğiyle güven sorunu oldu. Türkiye’yi ciddi sorun bekliyor. Toplumda travma sonrası stres sendromu oluştu. Ardından kaygı ve depresyon geliyor. Bundan 15 yıl sonra kanser, kalp ve damar hastalıkları riski 27 kat daha fazla görülecek. Yıllar sonra bile Kahramanmaraş depreminin etkileri sürecek” dedi.

Depremin değil depremin doğurduğu sonuçların afet olduğunu söyleyen Rodoplu, “Afet yönetiminin en hassas konusu risk ve zarar azaltmadır.  Risk ve zarar azaltmanın maliyeti bir ise, afet anı müdahale ve sonrasında iyileştirme 900 kat daha fazla. Afet konusunda okul öncesi hazırlık eğitimleri verilmeli. Afet yönetimindeki amaç, insanları sağ ve sağlam kurtarmaktır. Sağlam bina olmazsa olmazımızdır. Deprem sırasında yaşam üçgeninde yaşama şansını bulabiliyorsunuz. Mutlaka bir afet çantanız bulunmalı. Çanta gözününüz önünde olduğu sürece, kendinizi afete hazır hissediyorsunuz. Okullarda deprem eğitimi verilmeli. Biz öldük en azından çocuklarımız ölmesin. Geçmişten bugüne yaşanan afetlerden kriz yönetimiyle ilgili ders alınmadı” diye konuştu.

Dr. Ülkümen Rodoplu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Depremin ardından elektrik, su ve doğalgaz vanaları kapatılmalı. İlk 72 saate kurtulanlar, sağlam eşyaların oluşturduğu yaşam üçgeninden çıkıyor. Evi fazla eşyalardan arındırmalıyız. Bina yıkılırsa nerede buluşulacağını bugünden konuşmak lazım. 3-4 gün sonra kurtarabildiklerimizin yaşama olasılığı yüzde10’ u geçmiyor. DASK’ı değerinin altında sigortalamak da korkunç bir mağduriyet yaşanıyor. Otomobilimizden bile daha az özen gösteriyoruz. Depreme uykuda yakalanırsak yatağın yanına cenin pozisyonunda yatalım.  Cenin pozisyonunun eller baş ve boyunda olmalı. 7’den büyük depremde cam parçalarının boynumuza saplanmasını önlemiş oluruz. Kahramanmaraş depreminin ardından saatler sonra eşyalarını almak için evlerine girenler, ikinci sarsıntıya yakalandı ve birçoğu hayatını kaybetti. Afet çantamızı hazır tutalım. Konserve yiyecek, cep feneri, radyo, yedek pil, yedek ilaç, sabun, diş macunu, hijyen malzemesi, kibrit, çakı, mum ve bir miktar nakit para çantada bulunmalı. Ayak yaralanmalarına karşı çorapla da yatabilirsiniz. Okullarda çanta eğitimi mutlaka yer almalı.”

İzmir’in sorunlarını gündeme taşıyan Aslan ise, Ege-Koop’un 41. yılını üst temel atma töreniyle taçlandırmak istediklerini belirtti, “Çamdibi’ndeki projemizin zemin çalışmasına başladık. Villakent’te de 260 bağımsız bölümden oluşan yeni bir hazırlığımız var. Villakent’e yeni kimlik kazandırmak istiyoruz. Üçüncü projemiz de Seferihisar’da olacak. Sosyal konut ve kooperatif modelini yeniden hayata geçirmek istiyoruz. İzmir’deki en büyük sıkıntı arsa. Arsa fiyatı konut fiyatını geçti, Ege’nin incisi kentimizde ciddi barınma ve deprem sorunu var. Ancak biz hala yerimizde sayıyoruz” ifadelerini kullandı.