ANA SAYFA > SAĞLIK > Taş tedavisinde boyut önemli

Taş tedavisinde boyut önemli

A+ A- Sesli Dinle
PAYLAŞ
Taş tedavisinde boyut önemli

Buca Tıp Merkezi üroloji bölümü uzmanlarından Op. Dr. Serkan Demiryoğuran, üreter taşlarının tedavisinde taşın yerine ve büyüklüğüne göre farklı tedavi seçeneklerinin olduğunu belirterek böbrek taşlarından korunmak için önerilerde bulundu.

Üriner sistem taşlarını idrar yollarının herhangi bir yerinde oluşan mineral birikintileri olarak tanımlayan Buca Tıp Merkezi üroloji bölümü uzmanlarından Op. Dr. Serkan Demiryoğuran, bu birikintilerin bulundukları yere göre böbrek taşı, üreter taşı, mesane taşı gibi isimler aldığını söyledi. Böbrek taşlarının birçok nedeni olduğunu bildiren Op. Dr. Demiryoğuran, "Kalsiyum, oksalat ve ürik asit gibi kristal oluşturan maddelerin idrardaki konsantrasyonları arttığı zaman bu maddeler çökelti oluştururlar ve taşlar meydana gelir. Üriner sistem taşları, kendilerini oluşturan bu maddelere göre farklı isimler alırlar. Bunlar; kalsiyum taşları, ürik asit taşları, sistin taşları ve struvit taşları olabilir. Böbrek taşları, en sık 20 - 40 yaşları arasında ortaya çıkarlar. En sık görülen nedeni idrar miktarındaki azalmadır, bu da sıklıkla sıvı tüketimindeki azlıktan kaynaklanmaktadır" dedi.

AÇIK CERRAHİYE GEREK KALMIYOR

Böbrek taşlarının harekete geçtikleri ve böbreği idrar torbasına bağlayan kanala (üretere) düştükleri zaman oldukça şiddetli belirtilere neden olabileceğini ifade eden Op. Dr. Demiryoğuran, üreter taşlarının tedavisi hakkında da şu bilgileri verdi:

"Üreter taşlarının tedavisinde taşın yerine ve büyüklüğüne göre farklı tedavi seçenekleri vardır. Günümüzde açık cerrahiye artık gerek kalmıyor. Üreterin üst bölümündeki taşlarda öncelikle tercih edilen yöntem, ESWL (dışarıdan şok dalgaları ile taş kırma) iken alt bölüm taşlarında üreterorenoskopik tedaviler (ince bir kamera ile idrar kanalına girilerek taşın görülerek kırılması ya da bütün olarak çıkarılması) tercih edilmektedir. Taş hastalığının tedavisinde farklı bölgelerdeki ve özellikteki taşlarda farklı tedavilerin daha etkin olması nedeni ile taş hastalığı konusunda deneyimli ve farklı tedavi alternatiflerini bünyesinde bulunduran merkezlerde tedavide oldukça yüz güldürücü sonuçlar alınabilmektedir"

ISPANAK VE PAZIDAN UZAK DURUN

Böbrek taşlarının önlenmesi için, yaşam tarzı değişiklikleri ve bazı ilaçların kombinasyonunun gerektiğini söyleyen Op. Dr. Demiryoğuran, şu önerilerde bulundu:

"Böbrek taşı riskini azaltmak için; gün boyunca su için. Böbrek taşı öyküsü olan insanlar için, genellikle yaklaşık 2,5 litre idrar çıkaracak şekilde su içilmesi önerilir. Yeterli su içildiğinden emin olmak için idrar çıkışının ölçülmesi gerekebilir. Özellikle sıcak, kuru iklimde yaşayan veya sık egzersiz yapan kişilerin yeteri kadar idrar üretmek için daha fazla su içmeleri gerekebilir. Yüksek miktarda oksalat içeren besinlerden uzak durun. Eğer en sık görülen taş tipi olan kalsiyum oksalat taşları oluşturma eğiliminiz varsa fazla oksalat içeren gıdalardan uzak durmanız gerekir. Bu gıdalar; pancar, bamya, ıspanak, pazı, tatlı patates, fındık, çay, çikolata ve soya ürünleridir. Tuzu ve hayvansal proteini sınırlayın. Yediğiniz tuz miktarını azaltın ve baklagiller gibi hayvansal olmayan protein kaynaklarını tercih edin. Kalsiyum açısından zengin gıdalar yemeye devam edin, ancak kalsiyum takviyelerini dikkatli kullanın. Gıdalar ile alınan kalsiyumun böbrek taşı riskiniz üzerinde bir etkisi yoktur. Doktorunuz aksini önermediği sürece kalsiyum yönünden zengin gıdalar yemeye devam edin. Kalsiyum takviyesi almadan önce doktorunuza danışın, çünkü bu ilaçlar taş riskini artırabilir. Bu ilaçlar yemekler ile birlikte alınarak risk azaltılabilir. Düşük miktarda kalsiyum içeren diyetlerin de bazı kişilerde böbrek taşı oluşumunu artırabileceği unutulmamalıdır."

PAYLAŞ
Beğendim 0 Muhteşem 0 Haha 0 İnanılmaz 0 Üzgün 0 Kızgın 0
Önceki Haber İKÇÜ'ye 11 bin yeni hazine
Sonraki Haber Yorgancılar’a bir ödül de üniversiteli gençlerden

SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

Anket

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?