ANA SAYFA > Yazarlar > Sevgi Molva > Zeytin Ağacıma Dokunma!

Zeytin Ağacıma Dokunma!

SevgiMolva
Sosyal Medya :
12 Eylül 2025, Cuma 14:47
3982 kez okundu

Binlerce yıl toprağa kök salmış, nice medeniyet görmüş, barışın sembolü olmuş kutsal bir ağaçtan söz ediyoruz, zeytin ağacından. Sadece meyvesiyle değil, gölgesiyle, köküyle, yaprağıyla insanlığın ortak kültür mirasıdır ve Anadolu’nun neresine giderseniz gidin, görünür o.

Ülkemizde son yıllarda çok fazla artan madencilik faaliyetleri, kısmen ekonomik büyümeyi teşvik edebilir ama ormansızlaşmaya, arazi bozulmasına, su ve hava kirliliğine de yol açarak olumsuz sağlık problemleri yaratıyor. Ekosistem sorunlarına neden olup, insan ve  hayvan sağlığını tehlikeye sokuyor. Bu uygulama Türkiye’de gittikçe artarak, maden uğruna zeytinler, ormanlar, meralar, yaylalar, tarım alanları, yeraltı suları bozulmaktadır. Uzmanlara göre; giderek daha çok verilmeye başlanan maden ruhsatları, büyük bir kirliliğe yol açıp, ülkemizde de yaşamı geri dönüşü olamayacak bir şekilde bozacaktır. Geleceğin savaşları, su ve gıda üzerine olacak deniyor. O halde büyük bir hata yapılıyor. Huzurumuzun üzerine kara bir gölge düşüyor. Ayrıca büyük bir çelişki de yaşanıyor. Bir taraftan karbon emisyonu azaltılsın istenirken, zaten bu işi yapmaya çalışan sistem yok ediliyor. Anlamak zor, tabii ki ticari kaygılar düşünülmezse.

İklim krizi de, bir taraftan ormanları ve zeytinciliği zaten zorluyor. Kuraklık, ani sıcaklık dalgaları, zamansız yağışlar. Zeytin, her ne kadar dirençli bir ağaç olsa da doğanın bu hoyrat dalgalanmalarına karşı tek başına ayakta kalmakta zorlanıyor. Yine de insan eliyle verilen zarar, iklimin tüm hırçınlığından çok daha ağır. Zeytin yasasında yapılan değişiklikler de var. “Zeytin ağacını yok etmiyoruz, o halde taşırız” diyerek, “taşınması uygundur” şeklinde yapılan düzenleme; madenciliğin önünü kesen her ağacın yok edilmesine veya taşınmasına yol açmaktadır. Küçük ağaçlar belki ama yıllanmış köklü ağaçlar taşınamaz ki. Madencilik yapmak için ağaçlara müdahale edilmesi; telafisi çok zor olacak, büyük bir hatadır. İklim yasası ile de bağdaşmayan ve sağlık açısından büyük zarar oluşturacak bu yasa, bilim temelli olmaktan uzak, iş birliği yaparak ve çok paydaşlı olarak değerlendirilmemiş bir yasadır.

Zeytin sadece bir ağaç değildir. Atmosferdeki sera gazlarının bertaraf edilmesinde çok önemli rolü vardır. Değerli bir besin maddesi, kültür, ekosistem, geçim, yaşam kaynağıdır. Bizden sonra da gelecek kuşakları sağlıklı besleyecek, madencilikten çok fazla gelir sağlayacak bir üretim faaliyetidir. Tüm kutsal metinlerde bu ağaca özel bir yer verilmiştir. Isı, ışık ve besin kaynağı olduğuna dair kapsamlı anlatılar bulunmaktadır.

Bir yanda maden yasaları var, kağıt üzerinde “kamu yararı” diyorlar, ama gerçekte olan şey şu: Birkaç yıllık kâr uğruna binlerce yıllık zeytinlikler, ormanlar gözden çıkarılıyor. Yasa boşluklarıyla, geçici yönetmeliklerle zeytinlikler “engel” gibi gösteriliyor. Oysa kesilen her zeytin ağacı, yok olan bir kültür, çoraklaşan bir toprak, kaybolan bir gelecek demek. Zeytin ağacı, bize sadece zeytin ve zeytinyağı değil, kimliğimizi de veriyor. Onu korumak, sadece bir tarım ürününü korumak değil; bu toprakların hafızasını, yaşam hakkını ve geleceğimizi savunmak demek. Şunu sormak lazım: Bir maden ocağı bittiğinde geriye ne kalır? Terk edilmiş, yarılmış, çorak bir toprak. Ama bir zeytin ağacını koruduğunuzda size ne verir? On yıllarca süren bereket, köylünün geçim kaynağı, iklimin dengesi, toprağın bereketi. Hangisi gerçek kamu yararı?

Kısacası; mesele sadece orman, birkaç ağaç, birkaç dal zeytin değil. Mesele; toprağa, kültüre, suya, insana ve geleceğimize sahip çıkmak, türlerin büyük yok oluşuna engel olmaktır. Bu yüzden çok yüksek sesle söylemek lazım.

 Zeytin ağacıma dokunma!!!


PAYLAŞ

Yazara Ait Diğer Makaleler

27.10.2025 Yapay ve İki Yüzlü

12.08.2025 Artık yeter!

29.05.2025 Kimi Sevsem Sensin

10.04.2025 Sürdürülebilir tarım

27.02.2025 Zor zamanlar

13.12.2024 Hayaller ve gerçekler

08.09.2024 Biz ne yapıyoruz?

29.07.2024 Yeni Dünya

17.05.2024 ''Aslında her şey kurtuluşun başlangıcıydı''

07.03.2024 Kadınlar

12.01.2024 2023-2024

27.12.2023 Yeni yıl

14.12.2023 Yerel Seçimler - Halkçı Belediyeler - Yaşanabilir Kentler

09.11.2023 10 Kasım

27.10.2023 100.Yıl

18.05.2023 19 Mayıs

24.02.2023 Hüzün

30.12.2022 2023

29.06.2022 Anları yaşamak

24.04.2022 Umut

06.03.2022 Kadınlar

13.02.2022 Haklarımız

31.01.2022 Selam olsun

26.12.2021 Bir tohum yeşeriyorsa

11.11.2021 Kayıplarımız

19.05.2021 Şu an ya da hiçbir zaman

23.04.2021 Akıl ve düşünce

09.03.2021 8 Mart

14.02.2021 5 Sorun

30.12.2020 Umut da umut

30.11.2020 Yüzleşme

29.10.2020 Günden kalanlar

09.09.2020 Bilgi çağı

29.08.2020 30 Ağustos Zafer Bayramımız

30.07.2020 İstanbul Sözleşmesi

30.06.2020 Nefes alamıyoruz!

19.05.2020 Sorumluluk

23.04.2020 Yeniden başlamak

03.03.2020 Kadınlar

31.01.2020 Başarı

30.10.2019 Yaşamak

09.09.2019 Zorba

30.07.2019 Can Yücel "Şiir insan"

23.04.2019 İnsan mıyız, değil miyiz? İşte bütün mesele bu

08.03.2019 Biz; Her birimiz İzmir’iz

21.01.2019 Vizyon ve başkan

07.01.2019 Yılbaşı

07.01.2019 Sosyal Demokrat Belediyeler

07.01.2019 Eğitim ve düşünme

07.01.2019 Sanat

07.01.2019 Seçim

07.01.2019 Kadın

07.01.2019 Yapay zeka

07.01.2019 Bir yılı daha devirdik

07.01.2019 Demokrasi ve Cumhuriyet

07.01.2019 ''Ahlak'' kavramı

07.01.2019 Cumhuriyet kadını

07.01.2019 Uygarlık

07.01.2019 Sanat

07.01.2019 Kitap üzerine...

07.01.2019 Canımı yakma

07.01.2019 Sevgi üzerine

07.01.2019 Mutluluk üzerine

07.01.2019 Yavaş intihar

07.01.2019 Gidiyor

07.01.2019 Cumhuriyet!..

07.01.2019 Barış Barış Barış

07.01.2019 Kaos

07.01.2019 Yaşanabilir kentler...

07.01.2019 Büyük insanlık

07.01.2019 Kent ve Dönüşüm - çözüm

07.01.2019 Kent ve dönüşüm

07.01.2019 62'den tavşan yapardık...

07.01.2019 Seçim

07.01.2019 Direniş!..

07.01.2019 Hep beraber

07.01.2019 İzmir'in vizyonu ne olmalı -4-

07.01.2019 İzmir’in Vizyonu ne olmalı-3

07.01.2019 İzmir'in vizyonu ne olmalı -2-

07.01.2019 İZMİR’in VİZYON PLANI

07.01.2019 Seçim...

07.01.2019 Doğrusu...

07.01.2019 ZOR!

07.01.2019 NE OLUYOR?

07.01.2019 ENGELLERİ KALDIRMAK (ENGELSİZ MİMARLIK)

07.01.2019 NEREYE ARKADAŞ?..

07.01.2019 KARŞIYAKA BULUŞMASI

07.01.2019 SİMGE KENT

07.01.2019 30 AĞUSTOS 1922

07.01.2019 HAYDİ!..

07.01.2019 ''AKLA ZARAR''

07.01.2019 ŞU SON GÜNLERDE...

07.01.2019 KARŞIYAKA'DAN BALKANLAR'A BİR "MERHABA"

07.01.2019 ZAMAN DARALIYOR

07.01.2019 GÜVENLİĞİMİZ

07.01.2019 POLİTİKA

07.01.2019 CİNSİYET EŞİTLİĞİ

07.01.2019 BİLİM ve AKIL

07.01.2019 ULAŞIM

07.01.2019 BARIŞ

07.01.2019 DÖNÜŞÜM KAÇINILMAZ

07.01.2019 EXPO (Dünya Sergisi)

07.01.2019 AYAK İZİ

07.01.2019 EN YAKIN CENNET...

07.01.2019 SÖZ KONUSU KARŞIYAKA İSE...

07.01.2019 MAYIS ÇIĞLIĞI

07.01.2019 DOĞRU, YANLIŞ


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

Köşe Yazarları

Anket

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?