İzmir’imizde Mayıs ayları daima canlı ve dinamik yaşanır. Öğretim yılı sonrası olması nedeniyle; elbette ki okullarda yıl sonu etkinlikleri, mezuniyet şenlikleri, belediyelerimizin bahar şenlikleri, demokratik sivil kitle örgütlerinin kermesleri, sergi etkinlikleri, “anneler günü kermesleri”, bahar gezileri, açık alanlarda çim konserleri daha pek çok etkinliler yaşanır ve yaşanıyor.
Bu Gün ANNELER GÜNÜ Kutlanıyor. Ben Bu Anlamlı Günü, DUYGU ASENA gibi çocuk doğurmadan, ANNE özelliği henüz yaşarken kendisine bizzat sevenleri tarafından kazandırılmış değerlerimize ithaf ediyorum. Duygu Asena, gibi günümüzde de aramızda var olan değerlerimizi Bu Gün mutlaka arayıp, aslında bir SEVGİ ve HOŞGÖRÜ GÜNÜ olan ANNELER GÜNLERİNİ kutlayalım. Demokratik Sivil Kitle Örgütlerinde, siyasi yaşamda öncü, önder ve lider özellikleri bulunan bazı kadın değerlerimiz; karşılıksız emek ve fedakarlıklarla, gerçek bir “ANNE” şevkatıyla yaşantımızı şekillendirirler. Dünyamızı zenginleştirirler. İnsanlığa hizmet yolunda “ANNE” sözcüğünü hak etmek için mutlaka çocuk doğurmuş olmak şartı yoktur. Toplumun ve insanlığın değerlendirmesi herşeyin üstündedir. Bir Sevgi ve Hoşgörü Günü kabul etmemiz gereken bu önemli günde tüm kadınlarımızın ANNELER GÜNÜ kutlu olsun… İster inanın, isterseniz inanmayın? Büyük Dayım Milli Mücadele Kahramanı Albay Fehmi Yasıtlı’nın yaşam notlarına göre; Türkiye’nin ilk 1 Mayıs’ı da 109 yıl önce 1905 yılında, imalathanelerin, atölyelerin bolca olduğu, bu nedenle amele pazarlarının ve kıraathanelerinin de çok olduğu Basmane, Altınpark’da kutlanılmıştır. Evet; Türkiye’nin en önemli olayları Mayıs ayı içinde ve özellikle İzmir’de yaşanılmıştır. 95 yıl önce 15 Mayıs 1919 günü şayet emperyalist düşman İzmir’i işgal etmeseydi, belki de Gazi Mustafa Kemal Paşa, İstanbul’dan deniz yoluyla Samsun’a hareketini bu kadar önceye almayacaktı. Belki de Samsun’a 19 Mayıs’da değil de; daha iler ki bir günde çıkacaktı. 9500 yıllık olduğu iddia edilen, ancak 7000 yıllık tarihi bilimsel anlamda bilinen “Güzel İzmir”imizde, tarihi boyunca özellikle bahar aylarında sayısız olaylar yaşanmıştır. Ben o kadar gerilere gitmeyeceğim. Ben kısa zamanda yaşanmışları ve yaşanılacakları anlatacağım. 41 yıl öncesinde olduğu gibi bu yıl da, 6 Mayıs Salı şafak vakti’nde, “İzmir’li 68’liler” olarak, 42 yıl önce yurtsever oldukları için ve Türkiye’mizi yok etmek isteyen emperyalizme karşı çıktıkları için uyduruk mahkemelerin verdikleri, yasa dışı kararlarla astırtılan Deniz Gezmiş’i, Yusuf Aslan’ı ve Hüseyin İnan’ı Buca’da bulunan ve Buca Belediyesinin eski Başkanı Ercan Tatı ve yönetimince yaptırtılmış, Türkiye’nin ilk “Üç Fidanlar Anıtı” önünde bu yıl da andık. Saat:05.23’de Deniz Gezmiş’in yaşama veda ettiği anı, saygı duruşlarımızla yaşadık. Etkinliğimize destek veren; Buca Belediyesi’ne, Buca eski Belediye Başkanı Ercan Tatı’ya, CHP Parti Meclisi Üyesi Hüseyin Saygılı’ya, DİSK Bölge Temsilciliğine, CHP Buca ve Karabağlar örgütlerine, Demokratik Sivil Kitle Örgütleri mensuplarına, katılan yüzlerce yol arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. İzmir’in en kara günü olan 15 Mayıs 1919’un, 95’inci yıldönümünü de anlamına uygun olarak anacağız. Şehit Gazeteci Hasan Tahsin’i(Osman Nevres’i), Şehit Sarıkışla Komutanı Miralay Süleyman Fethi Bey’i ve Dedem Darendeli Halim Çavuş’un da içinde olduğu binlerce “İzmir şehidimizi” rahmet ve özlemle anacağız. Çok sevdiğim iki insanı; Mazhar Zorlu’yu ile Tekin Çullu’yu her Mayıs ayında ard arda anmak kaderimi yaşarken, Enis Berki ve Necdet Karar gibi dostlarımı da, Mayıs’ın ilk günlerinde anmayı sürdürüyorum. 7 Mayıs Çarşamba günü,13 yıl önce piyanosunun başında, kendisini izlemeye gelen yüzlerce sanatseverinin önünde yaşama veda eden “Şopen” adıyla anılan emsalsiz sanatçı “Şopen Necdet” (Karar)’ı da andık.10 Mayıs Cumartesi günü, 4’ncü özlem yıl gününde, Karşıyaka Soğukkuyu Kabristanı’nda Tekin Çullu’yu andık. 12 Mayıs Pazartesi günü ise, Saat:14.00’de Altındağ Kokluca Kabristanı’nda, Kabrinin başında Milli Tenisçimiz Enis Berki’yi anacağız. Daha sonra Saat: 15.30’da Kültürpark Tenis Kulübü’nde, her ikisinin de mensubu oldukları Tenis Kulüp’de, Enis Berki ile Tekin Çullu’yu, bir kez daha, bu kez de kulüp arkadaşları ile birlikte anacağız. 13 Mayıs Salı günü ise; Alsancak, 1479 sokak’da, N:8, TEV İş Merkezi’nde ki “İzmir İl Fakirlerine Yardım Derneği” önünde; Mazhar Zorlu, Tekin Çullu ve Enis Berki için lokma döktürteceğiz ve 500 aileye de yardım kolileri dağıtacağız.
İzmir Ticaret Odası’nın en uzun süre görev yapmış, efsane Meclis Başkanı olarak bilinen, Ege’de ve İzmir’de pek çok atılımın öncüsü olmuş Tekin Çullu’yu 4 yıl önce toprağa vermiştik. 10’ncı ölüm yıl günü olan 14 Mayıs Çarşamba günü ise Türk İş Dünyası’nın Duayen İş Adamı Mazhar Zorlu’yu, Saat: 11.30’da Hacılarkırı Kabristanı’nda törenle anacağız. Bu amaçla Saat: 10.30’da Lozan Meydanı, Atatürk Lisesi önünden araç kaldırtacağız.
4 yıl önce;10 Mayıs’da Tekin Çullu’nun ani ve sürpriz ölümü, hepimizde şok etkisi bırakmıştı. 7 Mayıs günü sabah saatlerinde beni arayıp benim için düzenlenen “Vefa ve Sevgi Gecesi”ne çok arzu ettiği halde katılamayacağını söylemiş ve acı gerçeği ilk kez açıklayarak bana ve dostlarına veda etmişti. 2 gün sonra da Pazartesi günü, Prof. Dr. Erdem Tunçbay’dan inanılmaz haberi almıştım. İzmir Çarşamba Grubu’nun da müdavimi olan Tekin Çullu için “Çarşamba Grubu Dostlarının” aşağıdaki bildirisini okursanız Tekin Çullu’yu daha iyi tanıma olanağına kavuşursunuz:
“Sevgili Tekin Çullu; Gönül Dostluğunu, fikirlerini, enerjini, açık yürekliliğini, zekanı,tevazuunu,gülümsemeni,kararlılığını,prensipli ve ciddi yaşamını, Dünyaya Hoşgörülü Bakışını, Hoş sohbetini, kaliteli, ince zarif ve nezaketli davranışlarını, Giyimini, saç, baş, bıyık tarzını Seni Tekin Çullu yapan her şeyini çok özlüyoruz. Seni daima; saygı, sevgi ve coşkuyla yaşatacağız. Bizi Işıklarınla Aydınlat.” ( İzmir Çarşamba Grubu Dostların)
10 yıl önce 14 Mayıs 2004 günü hayata veda eden; Cumhuriyet Türkiye’sinin kendi kendini yetiştirmiş en başarılı işadamlarından, kazancını her zaman halkıyla paylaşmış hayırsever insan, kültür-sanat ve spor camialarımızın hamisi, İzmir’i Sevenler Platformu’nu oluşturan 32 sivil toplum örgütünün Onursal Başkanı, Kuvayi Milliye Mefkuresinin 21’inci yüzyıldaki en başarılı temsilcilerinden, Atatürkçülük anlayışını yaşamıyla bütünleştirmiş Cumhuriyet Beyefendisi, Kemalist İşadamı Mazhar Zorlu’yu, “İzmiri Sevenler Platformu”(İZSEV)’in, Mazhar Zorlu Ailesi’nin ve Altay Sosyal Dayanışma Derneği’nin hazırladıkları programla ve çeşitli etkinliklerle anacağız.
Mazhar Zorlu’yu zaman geçtikçe çok farklı yönleriyle keşfetmeyi sürdürüyoruz... Mazhar Bey, İzmir’in kültür ve sanat yönüyle İstanbul’dan geri kalmaması için çok çaba harcamıştır. Altmışlı ve yetmişli yıllarda Kordonboyu’nda ki “Bergama Restoran”ı yemekli bir Müzikhol olarak hizmete açmasının nedeni; İzmir’de bir “sosyal canlılık” yaratmaktı. Mazhar Zorlu bu rüyasını gerçekleştirmiş ve başarılı olmuştur.
Mazhar Zorlu sayesinde “Türk sanat ve pop müziğinin” en ünlü sanatçıları, ünlü “Bergama Restoran Geceleri”ne renk katmışlardır. Münir Nurettin Selçuk, Zeki Müren, Safiye Ayla, Müzeyyen Senar, Gönül Yazar, Rüştü Şardağ, Nigar Ulueren, Hamiyet Yüceses, Samime Senay, Kutlu Payaslı, Serap Mutlu Akbulut, Behiye Aksoy, Recep Birgit, İsmet Yazar, Şükran Ay, Emel Sayın, Yıldırım Gürses, Coşkun Erdem, Erol Sayan, Mustafa Kandıralı, Yılmaz Yüksel, Kaya Bekat, Arif Sami Toker gibi pek çok Türk Sanat Müziği Sanatçılarının yanı sıra; Sezen Cumhur Önal, Alpay, Dario Moreno, Tanju Okan, Ali Kocatepe, Fecri Ebcioğlu, Melih Kibar, Garo Mafyan, Onna Tunç, Necdet Karar, Ferdi Özbeğen, Coşkun Sabah, Ayten Alpman, Erol Evgin, Ertan Anapa, Yaşar Güvenir ve Şevket Uğurluer gibi pop ve enstrümantal müziğin emsalsiz sanatçıları da “Bergama Restoran gecelerini” renklendirmişlerdir... Ayrıca Şelale Uzgur ve Sezen Aksu gibi o günlerin yeni sanatçıları da Mazhar Zorlu’nun destek ve himayesinde ün yapmışlardır. Tanınmışlardır.
Gönlü ve kalbi zengin Mazhar Zorlu’nun, “Bergama Restoranı”nda; Vehbi Koç, Sakıp Sabancı, Rahmi Koç, Can Kıraç, İnan Kıraç, Burhan Felek, Bedii Faik, Erol Simavi, Ercüment Karacan, Haldun Simavi, Üzeyir Garih, Asil Nadir, Dr. Nejat Eczacıbaşı, İshak Alaton, Abdi İpekçi, İsmail Cem, Kemal Ilıcak, Güneri Cıvaoğlu, Şükrü Gülesin, Nezih Demirkent, Namık Sevik ve Altan Erbulak gibi İstanbul’lu ünlü işadamı ve gazetecilerin yanı sıra; İsmet İnönü, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Kaya Erdem, İsmet Sezgin, İhsan Sabri Çağlayangil, Prof. Turan Güneş, Turan Feyzioğlu, Ferruh Bozbeyli, Kasım Gülek, Nihat Erim, Ekrem Ceyhun, Nuri Bayar, Aydın Yalçın, Yalım Erez gibi ünlü politikacılar da Bergama Gecelerinde ağırlanmışlardır. Haşmet Uslu, Arif Kayıra, Abdurrahman Özener, Abdürrahim Özer, Melih Özakad, Tahir Türetken, Rıdvan Burteçin, Muhittin Ekiz, Prof. Orhan Cura, Hayri Yorgancıoğlu, Erdoğan Tözge, Esin Özgener, Zeki Kadayıfçı, Dr. Bekir Urfalı, Dr. Saim Gökhan, Macit Günay gibi çoğunu yitirdiğimiz dostları da sofralarının değişmezleriydi. Tam bir gönül adamı olan Mazhar Zorlu’nun edebiyat ve kültür dünyasından da her görüşten dostları vardı. Herkesle barışık bir insandı. Özellikle kızı Nihan Zorlu’yu çok küçük yaşlarda kaybedince kültüre ve sanata daha fazla zaman ayırır olmuştu.
Mazhar Zorlu’nun da, Tekin Çullu’nun da, Enis Berki’nin de, Necdet Karar’ın da yerlerinin doldurulması güçtür. Olağanüstü farklı kişilikler olduklarını ve onların değerlerini zaman geçtikçe, onları ayrıcalıklı yönlriyle keşfettikçe daha iyi anlıyoruz. Hepsinin Ruhları Şad olsun. Nur içinde yatsınlar. Onları özlemle anıp, daima seveceğiz.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!