Karşıyaka Spor Kulübü gerçekten ekonomik anlamda zor günlerden geçiyor. Ya kimse elini taşın altına koymuyor ya da elini taşın altına koyanlar da bir bir çekiliyor. Çünkü tünelin ucunda bir ışık görünmüyor. Böyle olunca da kulüp bugünkü duruma mecbur kalıyor ve hatta sahipsiz kalıyor…
Sponsor olarak basketbolda Yaşar Grubu’nun ayrılmasından sonra ne yazık ki yeni bir sponsor bulunamadı. Bu durum çok üzücü olduğu kadar, çok da şaşırtıcı aslında. Basketbolda hiçbir tarihi başarısı olmayan pek çok kulüp dahi bir şekilde sponsor bulabiliyorken bir basketbol ekolünün, bir basketbol efsanesinin sponsorsuz kalışının altında yatan nedenleri gerçekten çok merak ediyorum!
Bununla ilgili birçok komplo teorileri var. Ancak gerçekliğini bilmeden iddiada da bulunulamaz. Siyaseten diyenler var, bir kesimin kulübü tamamen ele geçirme niyetinin ön hazırlıkları diyenler var, sadece kötü yöneticilere bağlı yaşanan bir durum olduğunu söyleyenler var vs vs vs…
Tabi ki de bu durumun gerekçeleri haklı olarak merak edilecektir, ancak bunlara fazla takılmadan önümüze bakmamız ve sonuç odaklı hareketlerde bulunmamız lazım. Bu anlamda cefakar Karşıyaka taraftarının temsilcisi olan organizasyonlarımız mütemadiyen yaptıkları açıklamalarla, başlattıkları kampanyalarla, tribünlerden her zaman olduğu gibi verdikleri sonsuz desteklerle ellerinden geleni yapıyorlar. Bu anlamda önemli bir kesim üzerinde etkinlikleri de güçleri de hiç de azımsanmayacak boyutta. Öncelikle kendilerini tebrik ediyoruz ve çabalarına da hem saygı duyuyor hem de destek veriyoruz…
En son yaptıkları bir açıklamayla yine bir mücadele, yine bir asla vazgeçmeme, yine bir direniş anlamında yakılması istenen meşalenin kıvılcımını ateşlediler mesela. Ne mi dediler!
Önce Karşıyaka’nın varlıklı ve söz sahibi aileleri ile mevcut ve önceki yönetimlerin söz sahibi kişilerini her türlü küskünlüğü, kırgınlığı bir kenara bırakarak birlik olmaya ve hep birlikte kulübe destek vermeye davet ettiler. Ardından da açıklamalarının sonunda ‘’Tabii ki sevgili Feyhan Ablamız, sevgili İdil Ablamız, babamızı kaybettik ama kızlarının müşfik ana elini hissetmeyi bekliyoruz!’’ dediler. Çok güzel temenniler, çok güzel davetler… ANCAK!
Öfke baldan tatlıdır sözünü Yaşar Ailesi umuyoruz ki dikkate alırsa, yine daha önce (olabilecek en büyük olgunluğu göstererek) yapılan o açıklama sonrasında (Selim Yaşar’ın vefatı sonrası) desteklerini sürdürdükleri müşfik-sevecen-hoşgörülü ruh hallerine tekrar kavuşabilirlerse, kendilerine veya vefat eden kardeşlerine veya diğer aile bireylerine veya nesiller boyu emek verilerek büyütülen aile şirketlerine kim ne derse desin bizim için önemli olan Karşıyaka Spor Kulübü’nün Karşıyakamızı temsilen daima başarılarla anılan bir kulüp olmasıdır şiarına dönerlerse işte o zaman yapılan bu davete icabet edeceklerdir…
Çok güzel bir söz vardır; ‘’laf ağızdan çıkana kadar senin esirindir, ağızdan çıktıktan sonra ise sen onun esiri olursun’’ diye. Umarım esaretin bedeli kulübümüzün bu kötü günlerinden kurtulamaması olmaz. Atalarımız ne de güzel söylemiş; ‘’bin düşün, bir söyle’’ diye…
Umarım değerli Yaşar Ailesi geçmişte yapılan ayıbı o anlık bir öfkeyle söylenen sözler olarak görüp bu daveti yapan insanların aslında iyi niyetli, kulübünün sevdalısı kişiler olduğunu değerlendirerek yine beklenen desteği verirler. Ve hatta yapılan bu son açıklamayı bir nev-i özür veya günah çıkartma olarak da değerlendirebilirler… Ya da belki onun özrü çoktan dilendi de benim haberim olmayabilir tabi!
Gerçi şu anda desteklerini çekmelerinin nedenleri arasında muhtemelen bu konu gündeme bile gelmemiştir ama böylesi bir davette yer alan son satırlardaki cümleleri okuyunca bence onlar da şaşırarak unuttuklarını (şayet unuttularsa) hatırlayacaklardır diye bunca şey yazdım.
Kötü ve çirkin olan şeyleri tekrar hatırlatabilecek olan bu son davet açıklamasındaki o son satırlarda yer alan cümlelere karşın (çünkü geçmişle bugün cidden çok çelişiyor ve bu anlamda ister istemez Yaşar Ailesi’ne hangisi doğru diye sorgulatırken çağrışımsal olarak hatırlatıcı olabilir) geçmişte yapılan yanlış beyanatları belki de tamamen unutturabilmek adına ve son derece iyi niyetle yazıyorum bunları…
Belki bir arabulucuya ihtiyaç varsa, çorbada tuzumuz olsun maksat… Nihayetinde hepimiz aynı geminin yolcularıyız ve aile içinde bazen olur böyle şeyler çerçevesinde birkaç satır cümle sarf etmek bizimkisi…
Yaşar Ailesi’nden beklenen desteğin geleceği o güne kadar da, taraftar temsilcilerimizin çağrısında saydığı diğer isimlerin devreyi girmesi halinde büyük Karşıyaka camiası büyüklüğünü bir kez daha göstermiş olur. Neden olmasın!
Sağlıcakla kalın!..
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!