Dünya mirası Bergama “büyüteç” altında

Dünyanın 999'uncu, Türkiye'nin 13'üncü, İzmir'in ise ilk UNESCO Dünya Mirası olan Bergama'nın kültür turizmindeki geleceği düzenlenen toplantı ile masaya yatırıldı.

Karşıyaka Haber

Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen “Dünya Mirası Bergama” konulu toplantıya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç ile konuşmacı olarak UNESCO Milli Komisyonu Başkan Yardımcısı Gürcan Türkoğlu ve Bergama Belediyesi UNESCO Dünya Mirası Alan Yönetimi Başkanı Yaşargül Ekinci Danışan katıldı. Zengin tarihi ile İzmir’in önemli merkezlerinden biri olan Bergama’nın tüm değerlerinin gözler önüne serildiği toplantının açılışı konuşmasını yapan Başkan Aziz Kocaoğlu, Bergama'nın 999. olarak UNESCO'nun dünya mirası listesine girmesinin son derece sevindirici olduğunu belirterek,"Arkasından Efes'in ve Foça'nın da bu listeye girmesi çok önemli. Tarihimizi, geçmişimizi koruyup dünya insanlığına sunmak gibi çok ulvi bir görevin peşinde koşuyoruz" dedi. Konuşmasında tarih bilincinin yeni yeni oturup gelişmeye başladığına vurgu yapan Başkan Kocaoğlu, "Kalkınma, tarihine ve kültürüne sanatına sahip çıkmadan sürdürülebilir bir şey değil. Biz yerelde kalkınma şemsiyesi altında bütün sektörlerimizde kalkınmayı hedefliyoruz. Sanayiye, ticarete destek verdiğimiz kadar tarıma daha çok destek veriyoruz. Ören yerlerimize destek veriyoruz. İzmir hizmet ve turizm sektöründe hak ettiğinin çok çok altında olduğunu biliyoruz. Burada çok büyük bir potansiyel var ve büyük bir sıçrama yaptığımız zaman, İzmir'in önemli bir gelişme ve kalkınma hamlesiyle vatandaşların gelir seviyesini yükseltme hamlesini birlikte getireceğimize inanıyoruz” şeklinde konuştu. Kalkınmanın formülü 15 gün önce Foça'da, tarihi kent duvarlarının restorasyonu için bir tören gerçekleştirdiklerini, geçtiğimiz hafta da Seferihisar Kaleiçi’ndeki evleri aslına uygun olarak yenileyerek turizmin hizmetine sunduklarını hatırlatan Başkan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kadifekale'de, Agora'da, Roma antik tiyatrosunda çok çiddi çalışmalar yaptık. Foça kazılarına her ay 85 bin TL destek veriyoruz. Kadifekale, Agora ve tiyatro yerinin kamulaştırmasının İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne maliyeti 350 milyon TL'dir. Hep birlikte, başta merkezi hükümet olmak üzere elimizi taşın altına koymak zorundayız. Bu değerleri gün ışığına çıkartabilirsek, ancak o zaman hak ettiğimiz yere gelebileceğiz. Yani kalkınıp güçleneceğiz. Herkes, her yerel yönetici kentini, halkını nasıl kalkındıracağının formülünü bulmak zorundadır. O formül de bölgenin zenginliklerini gün ışığına çıkartmak ve o zenginliklerin tozunu alıp bugüne getirip güçlendirmekte yatmaktadır. İzmir Büyükşehir Belediyesi bunu yapmaya hazırdır. Bu kent kalkınacaktır.” “Turizme ivme kazandıracağız” Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç ise UNESCO adaylığının çok heyecanlı geçtiğini belirterek şu bilgileri verdi: “Sürecimiz 2010 yılında çalışmaya başladı. 2011 Nisan ayında geçici listeye girdik. 22 Haziran 2014'te de kalıcı listeye alındık. Böylece Türkiye açısından yeni bir heyecanı da başlatmış olduk. Bergama İzmir için bu konuda bir ilk. Şimdi bizden sonra Efes gelecek. Gelecek yıl onların dosyası tartışılacak. İzmir'in kuzeyinde ve güneyinde iki tane önemli dünya mirası noktası olacak. Üstelik geçici listede olan Foça ve Ödemiş Birgi'nin de bir kaç yıl içinde UNESCO listesine girmesi olasılığıyla birlikte, İzmir gerçekten kültür turizmi açısından çok önemli bir ivme kazanacak.” Parşömenin ana vatanı Toplantıda konuşan Bergama Belediyesi UNESCO Dünya Mirası Alan Yönetim Başkanı Yaşargül Ekinci Danışan, Bergama'nın evrensel değerlerine vurgu yaparak, "Şu ana kadar bir başarı var ama sorumluluklarımız devam ediyor. İnsanlık adına korunması gereken bir ünvan kazandığınız zaman, sadece tarihi değerleri değil evrensel değerlerimizi de anlatmamız gerekiyor" dedi. Bergama'nın tarihini tek tek anlatan Danışan, perşömen kağıdının da Bergama'da icat edildiğini bu sayede kültürel mirasların kitaplar yoluyla bir sonraki nesile aktarmanın yolunun açıldığını vurguladı. UNESCO listesine girmenin sadece bir amaç olmadığını aynı zamanda bir araç olduğunun altını çizen Danışan, “Asıl önemli olan, buranın nasıl korunup gelecek nesillere aktarılacağı ve bu varlıklarla Bergama'nın nasıl kalkındırılacağıdır” şeklinde konuştu. “Asıl işimiz yeni başlıyor” UNESCO Milli Komisyonu Başkan Yardımcısı Gürcan Türkoğlu da özetle şunları söyledi: “UNESCO her sene dünyadan bir kaç yeri, uzun ve ince bir çalışma sonucu dünya mirasına alıyor. Bu yerlerin seçiminde titizlik gösteriliyor ve sancılı bir süreç. Bu Bergama için büyük bir başarı. Özellikle bölgede yaşayan halkın ve kurumların dünya mirasının ne olduğunu, nasıl korunması gerektiğini ve ortak akıl çerçevesinde neler yapılabileceğini artık çok iyi bilmesi gerekiyor.” TÜRSAB Genel Müdürü Hakan Himmetoğlu ise UNESCO daimi listesinde Türkiye'nin 13 adet varlığı olduğunu söyleyerek, "Aslında bizim tam olarak 12 bin 32 adet arkeolojik sit alanımız var. UNESCO’nun bu anlamda çok işi var. Bergama’da 53 sit, 567 adet de kültür alanımız var. Çok şükür bu çalışmalar sonuç verdi ve daimi listeye girdik. Ama aslında işimiz yeni başlıyor. Nitelikli yatak arzının bulunması birinci koşul. Bakanlık belgeli iki tesis 255 yatağımız var. Arzın bu kadar kısıtlı olduğu bir yerde artırmak gerekir. Ulaşım imkanları önemli. Deniz yolu ve hava yolu ile gelen ziyaretçi sayımızda biraz düşüş var. Önümüzdeki yıl bir atılım yılı olabilir” dedi. İzmir'in ilk UNESCO Dünya Mirası İzmir’in önemli ilçelerinden olan Bergama’nın adı, antik dönemdeki ismi olan Pergamon 'dan geliyor. İlk çağda muhteşem abideleriyle büyük bir şehir ve aynı adı taşıyan krallığın merkezi olmasının yanı sıra Ortaçağ’ın önemli stratejik kenti, Karesioğullarının ikinci başkenti ve son olarak Osmanlı İmparatorluğunun önemli merkezlerinden biri olarak öne çıktı. Bergama’nın merkez ve çevresinde Arkaik, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı devirlerine ait önemli tarihi alanlar bulunuyor. Bunların en önemlileri Akropol, Asklepion, Allionai, Kızılavlu, Zeus Sunağı (1887 yılında Almanya'ya kaçırıldı), Roma Tiyatrosu (halk arasında amfitiyatro olarak biliniyor), tümülüsler, hanlar, hamamlar, camiler, köprüler, türbeler ve çeşmeler. Arkeolojik kazılarda çıkarılan insanlığın kültür mirası olan birçok eser halen Bergama Müzesi’nde sergileniyor.